BİZE SORUN
  • info@cenecerrahi.com.tr
  • +90 543 299 73 96
  • +90 543 299 73 96

diş etinde kist

diş etinde kist

 diş etinde kist

Kistler, kemik içinde veya diş etinde kist yumuşak dokuda bulunan çevresi zarla çevrili olan ve içi sıvı olan bir oluşumla dolu patolojik boşluklardır. Diş etinde kist genellikle birey tarafından fark edilmeden ilerler. Zaman içerisinde dışa doğru büyüyebilen bu kitleler diğer anatomik oluşumları itebilir. Bunun sonucunda da onlara zarar verir. Diş etinde oluşan kist gibi kitleler, diş eti uzmanları tarafından diş etinde kist tanısı konulduktan sonra oradan alınır. Kistin boyutuna ve bulunduğu bölgeye göre en uygun cerrahi yöntemlerle çıkartılır, ardından da bölge özenle temizlenir. Bazı durumlarda ise diş etinde kist tekrar oluşma ihtimali bulunabileceğinden dolayı rutin kontroller çok önemlidir. Kist gibi kitleler, bireyin rutin olarak çekilen panoramik röntgen görüntülemelerinde sıkça fark edilir. Çevrede bulunan sert ve yumuşak dokulara zarar vermediğinden dolayı ve herhangi bir enfeksiyon gelişmediğinden dolayı bireyler tarafından fark edilmesi çok zordur.
Diş etinde kist ve çene kist oluşumunun yanı sıra büyüme hızı da çok yavaştır. Bölgede enfeksiyon oluştuğunda kistlerde ağrı olur. Eğer dişlerin kökleri ile kistler temasta bulunursa dişler canlılığını yitirir. Kistler, kemiğin içinde ise röntgende düzgün, sınırlı ve içi koyu renkte bir görüntüye sahiptir. Kistin klinik kontrollerinde dışarıdan bir şişkinlik hissedilmez. Fakat eğer diş etinde kist oluşursa bireylerde o bölgede şişkinlik hissedilir. 
Diş etinde kist bebeklerde ve yetişkinlerde de görülür. Bebeklerde daha sık gözlenen diş etinde kist yetişkinlerde daha az karşılaşılır. Bebeklerde görülen diş etinde kist erüpsiyon kistleri olarak adlandırılır. Bu kistler, bebekte dişin sürmesini engelleyen ve kemiği örten yumuşak doku içinde oluşur. Bebeklerde görülen bu erüpsiyon kistlerinde enfeksiyon yoksa ağrı da olmaz. Diş etinde kist mavi gibi veya sarı gibi bir renge sahiptir. Aynı zamanda da yarı saydam, oldukça yumuşak ve kubbe gibi bir çıkıntı olarak karşınıza çıkabilir. Sert dokuda olmadıklarından dolayı panoramik röntgende görüntülenemezler. Çocuklarda görülen diş etinde kist çoğunlukla herhangi bir tedaviye gerek kalmadan kendileri iyileşir ve kaybolur. Kistler bazı durumlarda patlayıp yok olurlarken, bazı durumlarda da patlayarak yok olmazlar. Bu kendiliğinden patlayıp yok olmayan kistler bireyin yaşına göre çıkacak olan dişin gelişim durumunun dikkate alınarak basit bir kesiyle kist üzerinden bir alan açılır. Bu sayede de dişin çıkması yardımcı olunarak işlem kolaylaştırılır. Yetişkinlerde görülen diş etinde kist nadir olarak görülen bir durumdur. Yetişkinlerde görülen diş eti kistinin oluşumu için birçok farklı teori vardır. Çoğunlukla diş oluşumu sürecinde oluşan diş eti artıklarından geliştiği düşünülür. Bu kistler oldukça yavaş büyürlerken ağrı veya sızı oluşturmazlar. Yetişkinlerde görülen bu kistler kubbe biçiminde, içi akışkan ve aynı zamanda çoğunlukla 1 santimetreden küçük olurlar. Bölgesel olarak genellikle diş etinin yanak tarafına doğru oluşurlar. Bölgeye yakın bulunan dişler canlılığını yitirmezler. Yetişkinlerde görülen diş etinde kist kesi atılarak ve cerrahi tedavi yöntemleriyle alınır. Bu gibi durumlarda çoğunlukla tekrarlanma olmaz. 
Çok hızlı büyümeyen, yayılım göstermeyen ve kese şeklinde olan kistlerin içerisinde genellikle sıvı toplanması olsa da bazı durumlarda içinde hava ya da katı da olabilir. Diş kistinin oluşumu nedenlerinden biri de ağız hijyeninin ihmal edilmesidir.  Diş kisti, bazen diş yaralanmalarına ve travmalara bağlı olarak oluşabilir. Diş, diş eti ve çene kistleri cerrahi operasyonlarla alınır. Ameliyatının zorluğu; kistin bölgesine ve boyutuna göre değişkenlik gösterir. Bu durumlarda operasyon sınırlı uyuşturma altında kolay bir şekilde gerçekleştirilir. 


Çene cerrahisi, çene, yüz, boyun ve ağız bölgesindeki birçok problemin tedavisinde kullanılır. Bu problemler arasında diş çekimi, diş implantları, çene kırıkları, yüz travmaları, yüzdeki asimetri, çene eklemi problemleri, horlama, uyku apnesi ve çene tümörleri gibi durumlar yer almaktadır. Çene cerrahları, genellikle diş hekimi ve ağız cerrahisi uzmanlarıdır. Bu nedenle, çoğu cerrah diş hekimliği ve tıp eğitimi almıştır. Cerrahlar, yüz ve çene bölgesindeki cerrahi prosedürleri gerçekleştirirler. Bu prosedürler, lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilebilir ve hastaların iyileşme süreci cerrahi işleme ve uygulamanın türüne bağlı olarak değişebilir.

> > > >
Bizi Arayın